• Ana Sayfa  /
  • 4.Sayı   /
  • Kemal Sunal ve İletişim – Mizahıyla İletişim Kuran Sanatçıdan Alınacak Dersler
Kemal Sunal ve İletişim – Mizahıyla İletişim Kuran Sanatçıdan Alınacak Dersler kemal_sunal Full view

Kemal Sunal ve İletişim – Mizahıyla İletişim Kuran Sanatçıdan Alınacak Dersler

Kemal Sunal – Bir gerçekle başlayalım: İletişimde en önemli etkinin % 65 ile beden dili ve sesimizin tonu ile sözsüz iletişimde olduğunu biliyorsunuz. Böylece, kullandığımız kelimeler değil, bu kelimeleri nasıl söylediğimiz önem kazanıyor. Zaten kelimelerin karşımızdaki insanlara olan etki gücü de % 35.

Bir Bakışın Yeter!

“Gözlerime bak, ne demek istediğimi anlarsın!” cümlesini eskiden çok duyardık; ağzından kötü bir söz çıkmasın diye gözlerine bakmamızı isteyen büyüklerimiz, mesajlarını gözleriyle veriyorlardı. Sadece gözler mi; çatık kaşlar, kızarmış yüzler, vuracakmış gibi kalkan eller de birer sözsüz mesajdı.

Sözlü mesajlarsa, büyüklerin yanında konuşmanın ayıp olduğu dönemlerde kimin haddine idi? “Söz büyüğün” olan yerde küçükler kendilerini nasıl ifade edeceklerdi? Kısacası, sözü kullanmak da, sözsüz iletişim de büyüklerimizin hakkıydı; küçüklere düşen ise sadece susmak, dinlemek ve izlemekti.

Sözsüz mesajları bize en iyi öğretenleri 80’ lerden önceki Türk filmlerinde izledik; Kemal Sunal’ ın aldığı rolün gereği olarak “Şaban” rollerinde ortaya koyduğu o beden dili performansını hatırlayın! Gözlerini ve yüz ifadesini hatırlayın; gülerken dişlerinin dizilişini izlemek bile eğlenceliydi ve bir o kadar da mesaj yüklüydü. Metin Akpınar ve Zeki Alasya nasıldı? Komedi olmayan filmelerde, söz gelimi Cüneyt Arkın’ın kavga sahnelerini, kocaman bir düşman ordusunu tek başına dağıtırken olan görüntüsünü, sonra bıçkın bir gülüşle, düşman kralın güzel kızını baştan çıkardığını da hatırlayın. Bir gün lütfen TV’ lerde sıkça gördüğümüz bu filmleri izlerseniz, bu açıdan, yani sözsüz iletişim açısından bakın filmlere; bir takım iletişim kitabı okumaktan daha çok yararı olacaktır.

Siz de yapabilir misiniz?

Kemal Sunal – Her ne kadar sözlü iletişim artık akıllı telefonlarla yapılsa da, bu telefonların bir özelliği olarak sosyal medya bizi yazılı iletişime de itiyor. TV dizilerinin her bölümünün yaklaşık üçte biri iki kişinin telefon konuşmasıyla geçiyor. Ancak yine de toplumda sözsüz iletişim sıkça başvurduğumuz bir araçtır. Mademki durum biraz karışık sözsüz iletişim kuruyorsanız size Türk filmlerini izleme dışında bir kaç tavsiyemiz olacak:

Bir: Yüzünüzle başlayın. Kaşlarınıza dikkat edin. Dudaklarınızı ısırmayın. Gözlerinizi kaçırmayın. Yüzümüz kalbimizden geçeni yansıtır. Ne denmiş şarkıda; “Gözler kalbin aynasıdır.” Yüzünüz bal satsın, turşu değil.

İki: Kollarınız ve ellerinizi nereye koyduğunuzun farkında olun. Kolları birisini dövecekmiş, yumrukları da sıkılı tutmak asabi bir duruştur. Sizden korkarlar; dikkat!

Üç: Omuzlarınız dik olsun. Çökmüş omuzlar hayata küskün olduğunuzu gösterir. Umutlarını kaybetmiş bir insan görüntüsü ile kimse karşılaşmak istemez. Dik omuzlar, aynı zamanda diyaframınızı da düzeltir ve rahat nefes almanızı sağlar. Nefes deyip geçmeyin; iyi ve doğru nefes alıp vermek konuşmamızı anlaşılır kılar; aynı zamanda kendimize özgüven gelir.

Kemal Sunal – Her neyse, her hareketimizin bir anlamı olduğunu biliyoruz.  Sözsüz iletişimi anlatan piyasada çok sayıda kitap var; bunlardan birini temin edip okuyabilirsiniz.

Yorumlar

yorum

YAZAN Sait Çiftçi

 

md-small Melik Duyar’ın ücretsiz 7 Elektronik Beyin Eğitimi programına katılmak için, buraya tıklayın.
Melik Duyar’ın ücretsiz 6 Elektronik Hızlı Okuma programına katılmak için, buraya tıklayın.
Melik Duyar’ın ücretsiz "Mega Hafıza" dergisinin adresinize gönderilmesi için, buraya tıklayın.

Benzer Makaleler